Bu filmde zenginden alıp fakire veren Robin Hood hikayesini bulamayacaksınız.(Tahminimce, bu konu devam filminde anlatılacak) Film, okçu olarak Ingiliz ordusunda görevli Robin’in nasıl Robin Hood’a dönüştüğünü anlatıyor. Russell Crowe bu tür mücadele ve aksiyon filmleriyle özdeşleşti ve yine filme çok farklı bir hava katmış. Ince esprilerin ve ufak tefek çekim hatalarının da (Cate Blanchett’ın ata biniş sahnesi) filmi izlenebilir kıldıgını belirtmeliyim. 2 saat 40 dakikalık film biraz daha kısaltılabilirdi belki ama bu haliylede fena olmamış.
Filmdeki tarih anlatımıyla gerçek tarih arasında bazı ayrıntılarda farklılıklar var. Genel olarak o dönemde yaşanılanları şu şekilde özetleyebilirim:
“I.Richard” nam-ı değer “aslan yürekli Richard” 1189-1199 tarihleri arasında hükümdarlık yaptı. 3.haçlı seferine çıkarak, Kudüs’ü almak istedi ama Selahaddin Eyyübi ile yaptıgı mücadeleyi kaybetti. Aslen Fransız kökenli ve çok az ingilizce bilsede, özellikle savaş meydanlarındaki cesareti ve açık sözlülüğü nedeniyle halk tarafından sevildi.
“John” nam-ı değer “yurtsuz John” Richard’ın ufak kardeşiydi ve 1199-1216 tarihleri arasında hükümdarlık yaptı. Yaptığı işkenceler ve kötü yönetim nedeniyle Ingiltere’den sürülecek hale gelmiş (babası ölürken toprakları diğer kardeşlerine dagıttıgından yurtsuz olarak adlandırılmış) ama devamında toprak sahipleriyle anlaşarak meşhur Magna Carta (1215) anlaşmasını imzalamıştır. Bu anlaşmay kralın vergi toplarken izleyeceği kuralları belirlemiş ve ayrıca Ingiltere’de kurulucak dünyadaki ilk parlemento sisteminin en önemli basamaklarından biri olmuştur. (1215 tarihli Magna Carta Libertatum ile parlamentonun rızası dışında kralın vergi toplayamayacağı, yani “vergiye rıza (consent to taxation)” ilkesi ve yahut “temsilsiz vergi olmaz (no taxation without representation)” ilkesi kabul edilmiştir. Bu nedenle İngiltere’de 1215’ten itibaren Krallar, vergi almak istediklerinde Parlâmentoyu toplantıya çağırmak ve onun rızasını almak zorunda kalmışlardır.) (1)
Robin Hood, John’un Ingiltere’yi idare ettiği bu karışık dönemde efsane haline gelmiştir.
1200 lü yıllarda Anadolu topraklarında Selçukluların sözü geçmektedir. Kardeşler arasında iktidar mücadeleleri yaşanmaktadır.I.Alaeddin Keykubat iktidarı (1221-1237) Mevlana gibi alimlere yardımcı olması ve günümüze kadar gelen eserler bırakması nedeniyle önemli bir dönem olarak hafızalarda yer almaktadır.
1206 yılında ise Cengiz Han “Büyük Han” ilan edilecek ve büyük Moğol istilası/yükselişi başlayacaktır. 1243 Kösedağ savaşıyla Anadolu, Cengiz Han tarafından işgal edilecektir. Selçuklu’nun dağılmasından sonra beylikler dönemi başlayacak ve devamında Osmanlı Imparatorlugu kurulacaktır.
(1) http://www.anayasa.gen.tr/mali-hukuk.htm