Yavuz Turgul ve Şener Şen’in Av Mevsimi isimli filmi Cuma günü gösterime girdi. Züğürt Ağa, Muhsin Bey, Eşkiya, Keje vb. karakterlerin yaratıcısı Yavuz Turgul bu filmiyle bize yeni bir karakter armağan etti: Deli Idris.
Deli İdris hırçın, hesapsız bir Karadeniz çocuğu. Deli İdris’i oynayan Cem Yılmaz’ın performansını başarılı buldum. Bu filmle birlikte Cem Yılmaz’ın sinemaya bakışında da değişimler olacağını tahmin ediyorum. Son filmi "Yahşi Batı" nın ardından Yavuz Turgul ile birlikte çalışmasının Yılmaz’ın istikbali için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum.
Filmde aklımda kalan iki sahne var. Cem Yılmaz’ın Kazım Koyuncu’nun seslendirdiği "hayde" isimli parçayı seslendirdiği sahne ve yine Cem Yılmaz’ın barda tek başına oturuken Ali Seval’in "benden adam olmaz" şarkısının başladığı sahne. (Birde hayvancılık üstüne bir konu geçti. Çankırı’nın otlarıyla beslenen büyükbaş hayvanların daha lezzetli olduğu konusu)
Olumlu şeyleri sıraladıktan sonra, filme gelelim. Yavuz Turgul ve Şener Şen’in olduğu yerde beklentiler artıyor. Ne yazık ki film bittiğinde beklentilerimin karşılığı olabilecek bir duygu hissedemedim. Ne bekliyordun ki? diye kendime sorduğumda net bir cevabım da yoktu. Bugüne kadar ki filmlerde kendiliğinden beni içine çeken ve düşündürürken duygulandıran müthiş ikili bu filmde bunu başaramadı.
Kesik bir el bulunuyor ve cinayet masası ekibi (Şener Şen-Avcı Ferman, Cem Yılmaz-Deli Idris) katili araştırmaya başlıyorlar. Ekibe bir karakter daha ekleniyor Çömez – Okan Yalabık. Bu 3 erkeğin kadınları var. Film katilin kovalanması ve karakterlerin kadınlarıyla ilişkileri arasında geçiyor. Polisiye film yaklaşık 2 saat 20 dakika sürüyor.
Filmde Idris karakterinin sonucu olarak zaman zaman lazca konuşuluyor ama altyazı bile olmadığından konuşulanı anlamamız mümkün değil. Cem Yılmaz’ın kadınını öldürmeye gittiği bölüm hayatımda izlediğim en kötü film sahnelerinden biriydi. Polisiye filmlerde final en önemli bölümdür. Ancak bu filmde finale gerek kalmıyor, hersey finalden 20 dakika önce üç aşağı beş yukarı netleşiyor.
Şener Şen "Hababam sınıfının beden eğitimi öğretmeni Badi Ekrem", "Züğürt ağa", "Namuslu" ve "Eşkiya". Heykeli dikilmesi gereken, yaşarken ödüller verilmesi gereken çok başarılı ve belkide "efsane" kelimesini hak eden büyük bir sanatçı. "Avcı Ferman" rolüne ısınamadım, az önce saydığım karakterlerde zihnimde yaşamaya devam edecek.