Geçtiğimiz Aralık ayında, güneş temalı dev balonuyla tanıttığımız Japon sanatçı Yayoi Kusama, bu defa 45 yıl önce, 1966 yılında ilk sergilemesi yapılmış meşhur “Narsizm Bahçesi” eseriyle Amerika Arkansas Crystal Bridge müzesinde.
Yılladır dünyayı dolaşan bu özel çalışma, parlak yüzeyli, paslanmaz çelikten yapılmış 1500 küreden oluşuyor. İlk sergilemesi sırasında genç Kusama, Japon geleneksel kıyafeti kimono giyinmiş şekilde ve “Narsisizminiz Satılık” ya da “Satılık Kendini Beğenmişliğiniz” tabelası önünde, kürelerin tanesini 2 dolardan satmaya çalışmıştı. Sanatın ticaret haline getirilmesine eleştirisel yaklaşımı, bienal düzenleyicileri tarafından durduruldu. O zamandan bugüne birçok müze ve sanat galerisinde 40 dan fazla kez gösterimi yapılan bu eser, sanatçının en fazla tanınan çalışmalarından biri haline geldi.
Yunan mitolojisinde yakışıklı ve kendini beğenmiş bir kahraman olan Narkissos, bir gölette sudaki aksine hayran olur ve ona sarılmak isterken boğularak ölür. Narsizmin kökeni Narkissos’dan gelir. Yayoi Kusama, “Narsizm Bahçesi” eserinde göleti görselleştirir ve her ziyaretçi Narkissos rolünü oynar.
Yayoi Kusama Kimdir
1929 yılında doğar. 90 yaşına basan Kusama. Japonya’nın en meşhur kadın sanatçısıdır. Time magazine tarafından ‘100 En Etkili İnsan’ listesindedir. Geçtiğimiz yıllarda, resimleri muhtelif açık artırmalarda toplamda 108 milyon dolara alıcı bulur. Sanatçının sergilerine biletler bir saat içerisinde tükenir.
Çocukluğunda sinir krizi geçiren sanatçı, sanatına yön veren canlı halüsinasyonlar görmeye başlar. Çevresindeki nesnelerin desenleri canlanarak dönmeye ve çoğalmaya başlayıp sanatçıya dalga dalga sonsuzluk ve hiçlik olarak görünmeye başlar. Bu problemle baş edebilmek için çok hızlı ve yoğun bir şekilde çizimler yapmaya başlar. “Puantiyelerin Kadını” olarak anılmaya başlar. Puantiyeleri gerçekte gördüğü dünyasını yansıtır, herhangi bir kavramsal anlamı yoktur.
Kadın oluşundan dolayı toplumda baskı görmesine ve ailesinin karşı çıkmasına rağmen, sanat okuluna gider. 1958 yılında New York’a yerleşir. Kendisini “takıntılı bir sanatçı” olarak tanımlayan Kusama, 1973 yılında ülkesine döner. Yaşadığı mental sorunlardan dolayı kendi isteğiyle stüdyosunun yanındaki bir hastanede yaşar. “Sanat olmasaydı kendimi çoktan öldürürdüm” diyen Kusama, aynı zamanda roman ve şiir yazar. Kişisel web-sitesi

