Madam Butterfly
Puccini’nin 1904’de bestelediği operanın 100. Yılı…
Bu nedenle, tüm önemli opera merkezlerinde sergilenecek operanın prömiyerindeydim…
Dekor 1904 yılındaki ilk oyundan dahi daha kötüydü tahminimce…Bu kadar özensiz hazırlanan bir dekor
üzüntü veriyor.Sağı-solu yapma çiçekler ile doldurmak, köşeyede su sesleri sanatçıların sesini
bastıran yapma bir havuz koymak…2 sene önceki Maskeli Balo operasından bu güne,
dekor konusunda bir yenilik göremiyoruz.Genel olarak bir prömiyer için iyi bir performans sergilendi
Madam Butterfly yani Evren Ekşi en çok yorulan isimdi.Ünlü “Un bel di…” aryasında bitirici vuruşu
yapamaması üzücüydü, buna rağmen bu aryadan sonra seyircimizden yogun alkış almayı başardı.
Seyircimiz saolsun; iyi kötü anlamıyor bazen en önemli bölümleri dahi alkışlarla kesiyor!
Evren Ekşi’nin aryanın sonunu iyi getirememesinde en büyük etken, bugün pek gününde olmayan Şef Piriolli idi.
2. Perdenin sonundaki ünlü bekleme sahnesinde resmen izleyicileri uyuttu.
Oysa bu bölümdeki müzik insanları etkilemeli ve düşündürmeliydi…
Final sahnesi için bir değişikliğe gidilmesi de düşünülmeli.Madam Butterfly, çocuğu öyle bir sıktı ki,
kurtulmak için çırpanan çocuğun hareketleri en önemli sahnede gülüşmelere yol açtı.
Inanıyorum ki; konusu ve elbette müzikleri ile kaçırılmaması gereken bu opera, önümüzdeki aylar boyunca
daha fazla heyecan uyandıran güzelliklerle AKM’de bizi bekleyecek…