Nürnberg 2.dünya savaşında 59 hava saldırısına maruz kalmış ve şehrin sadece yüzde 9 luk kısmı zarar görmeden bu badireyi atlatabilmiş. Yandaki resimde şehrin o günden bugüne gelişimini net olarak görebilirsiniz. Restorasyon o kadar başarılı yapılmışki eski şehri gezen ziyaretçiler en az 200 yıllık bir şehirde dolaştıklarını hissediyorlar.
Şehri gezmeye şehir müzesinden başlayabilirsiniz. (adres: Stadtmuseum Fembohaus, Burgstraße 15 ) Müze 4 katlı ve asansörle en üst kata çıktığınızda sizi devasa bir maket karşılıyor. Maketteki önemli binalara ışık yansıtılıyor ve aynı anda duvara yansıtılan sunumda bu binanın geçmişi ve bugünü anlatılıyor. Çok başarılı bir çalışma olmuş.
Alt katlara inildikçe şehrin kuruluşundan bugüne yaşadığı olaylar anlatılmış. Özellikle 18.yüzyıl saray toplantı odaları ve bu odalardaki ahşap işçiliği görülmeye değer. Nürnberg bölgenin en önemli şehri iken, Napolyon’un etkisiyle (1800 ler) bu özelliğini Münich’e kaptırıyor. Bugün Münich şehri Nürnberg’den daha gelişmiş durumda. Şehir müzesinden Istanbul’umuzunda böyle şık bir müzeye sahip olmasını dileyerek ayrıldık.
Albrecht Dürer evi şehir müzesine çok yakın. Bence Almanya’nın yetiştirdiği gelmiş geçmiş en büyük sanatçılarından biridir Albrecht Dürer (1471-1528). Gravür sanatı denince ilk akla gelen isim olan Dürer, Macaristan’dan gelerek Nürnberg’e yerleşmiş zengin bir kuyumcunun oğluydu. Tüm dahi sanatçıların yaptığı gibi kendinden önce yorumlanmış birçok konuyu (özellikle dini), diğer sanatkarlardan farklı açılardan bakabilmiş ve kendisi yenilikler katmıştır. “1504’te Nürnbergli Albrecht Dürer (bu oymayı) yapmıştır” şeklinde imzasını attığı ünlü “Adem ve Havva” oyması bunlardan biridir.(1) Farenin kaçmadan kedinin yanında durması, geyikler, inekler ve tehlikeli meyveyi getiren yılan. Dürer, Italyanların egemenliğindeki yaratıcı sanat dünyasına meydan okuyordu.
Dürer ayrıca kendi resmini birçok kez resmetmiş bir sanatçıdır. Ondan önce hiçbir ressamın bu kadar fazla otoportresini yaptığı görülmemiştir. Albrecht Dürer’in yaşadığı ve şu anda müze olan binanın girişinde de 28 yaşında kendini betimlediği resimlerden biri sizi karşılar. Ev ahşap oymalarıyla dikkat çekiyor. Mutfağa özellikle yaptırdığı tuvaleti de görebilirsiniz. Halen bu tuvaletin neden yapıldığı bilinmiyor.
En üst katta Dürer’in yıllar evvel uyguladığı oyma tekniği sergileniyor. Sıcak kanlı teyze (ingilizce bilmiyor) ziyaretçilere tekrar tekrar ama ilk defa yapıyormuş gibi heyecanla, Dürer gibi gravür yapımını gösteriyor.
Dürer’in geliştirdiği teknikte hammadde (yag ve pigment) metal üstüne yediriliyor. Bir müddet sonra 2. renk sürülüyor. El yapımı kağıt bir beze baskı alınıyor ve bu işlemin sonunda sadece 1 resim alınabiliyor. Resmini yaptığımız bu bayan, eski Alman parası 5 Mark’ın üstünde yer alıyor. Altta, Kamil Karaömer’in fotoğraf makinesinden adım adım yapılan işlemleri bulabilirsiniz..
Nürnberg ayrıca Nazi mahkemeleri ile tarihe geçmiş bir şehir. Nazi rejiminin liderleri 20 Kasım 1945 – 1 Ekim 1946 arasında burada yargılandılar. Nürnberg mahkemeleri birçok filme ve kitaba da konu oldu. Bu konuyla ilgilenenler Nürnberg’deki mahkemeyi ve müzeyi gezebilir.
Restaurantlar;
– Heilig Geist Spital, Spitalgasse 16, Tel: 0911 221761
– Bratwurst Röslein, Tel: 0911 214860
– Mevlana Restaurant, Gostenhofer Hauptstrasse 18, Tel: 0911 2744411, 0176 20 838662
(1) Gombrich, E.H., Sanatın Öyküsü, Remzi Kitabevi, 1999, syf.349