26 Nisan akşamı, Bükreş de güzel sıcak bir ilkbahar gecesinde, tıklım tıklım dolu bir salonda, Verdi nin meşhur eseri Nabucco sahnelendi. Romen şef Iurie Florea yönetiminde, tüm rollerde Romen sanatçıların yer aldıgı performans sık sık alkışlarla kesildi, seyirciler salondan mutlu bir şekilde ayrıldı.
Nabucco operası milattan önce 500 lü yıllarda Kudüs de geçiyor. Yahudiler, Babil Kralı Nabucco tarafından tutsak alınmıştır ve Nabucco’nun birbirinden farklı karakterdeki iki kızının Yahudilerle ve babalarıyla olan ilişkisi operanın temel konusudur. 3. perdenin 2. sahnesinde yer alan “va pensiero” parçası ise Italyanlar için milli marş gibi kabul edilmiştir. Bu eserde, Yahudiler bitkin bir halde büyük bir ateşi çevrelemişler, “va pensiero” yu koro halinde söylemektedirler, anavatanlarına özlemlerini anlatmaktadırlar; “o mia patria si bella e perduta… canım vatanım güzel ve kaybolmuş…. ”
Verdi nin bu eserini “yahudi operası” seklinde isimlendirenlerde vardır ama sahnelendiği dönemde Avusturyalıların işgali altındaki italyanlar, özellikle “va pensiero” aryasında yahudiler gibi hissetmişler ve onların yerine kendilerini koymuşlardır. Bu opera ve tabilki “va pensiero”, Verdi için bir dönüm noktası olarak kabul edilmektedir. Hatta ölümünden sonra Verdi’nin tabutu Milano’ ya Casa di Riposo per Musicisti ye götürülürken binlerce insan caddelerde “Va, pensiero” ile ona eşlik etmiştir.
“But when Verdi died I was 11 years old, my father had just died. Well they did the first funeral in the morning at 7.30 am without flowers with nothing eh, he left the Hotel Milan just miserably. We arrived to Porta Volta, and there ‘were all school kids lined up singing “Va’ Pensiero”. righ up there at the Monumental Cemetery, because before they put him in the the Monumental Cemetery.”
Romanya operasında, oyun ile ilgili notların yer aldığı kitapçığını incelediğimde, “va pensiero”nun hiç değilse bir kısım Romanyalılar için de farklı anlamları oldugunu ögrenmiş oldum. Bilindiği gibi, Romanya 1989 yılına kadar Cavusesku yönetiminin altında komunist düzen içinde bir yaşam sürdürüyordu. 30 kişiden 1 kişinin ihbarcı olduğu, komunist düzene karşı gelenlerin hemen yakalanıp, sözde mahkeme sonrası, hapislerde yattığı bir dönem. Iste tam bu dönemde, 1987 yılında , Nabucco ilk kez Romanya da sahnelenmiş. Nabucco sahne kıyafeti kıpkırmızı (komunistlerin rengi) ve yahudiler de tabiki komunist düzen altında ezilen Romanyalılar. O gece, komünist partiye bir isyanı ifade eden, “va pansiero” ya eşlik eden Romanyalılar varmış.