Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu stadında hem Fenerbahçeli hem de Galatasaraylı taraftarlar kendilerine ayrılan yerleri tıka basa doldurmuştu. Geçmişteki Galatasaray maçlarının aksine stadyumda gerginlik ve heyacan dozajı biraz düşüktü. Bunun temel nedeni belkide Fenerbahçe nin bu maç öncesi ilk defa bu kadar favori görülmesiydi.
Bu düşük enerjili ortam, takımın stada çıkışı sırasında yapılan show a da yansıdı. Bayraklar açılamadı, Fenerbahçe marşı okunamadan yarıda kesildi.
Maçın başlamasıyla Galatasaray başarılı bir oyun sergileyeceğinin sinyallerini verdi. Daha 4. dakikada Galatasaray’ın Kolombiyalı futbolcusu Pino’nun topu çizgiden çıkarıldı. Galatasaray tüm ilk yarı boyunca oyunu kontrol eden takımdı. Biraz da sert oynadılar ve bu sertliğe karşı hakem Bülent Yıldırım kart yerine nasihat vermeyi tercih etti. Galatasaray taraftarı mutlu tezahuratlar yaparak ilk yarıyı tamamladı. Ne de olsa içlerinde mağlubiyeti kabullenerek stada gelenler çoğunluktaydı.
Ilk yarıda pozisyona dahi giremeyen Fenerbahçe ikinci yarıyla birlikte oyunu kontrol etmeye başladı ve pozisyonlar buldu. Fenerbahçe nin yüklendiğini gören Galatasaray’ın yeni hocası Romanyalı Hagi, oyuna müdahale etmeye başladı. Önce Barış Özbek sonra Serkan Kurtuluş u oyuna aldı ve Fenerbahçe’yi 65. dakikalardan sonra durdurmayı başardı. Fenerbahçe’nin antrenörü Aykut Kocaman ise ancak 70. dakikada oyuna müdahale etti ve Brezilyalı kaptan Alex’in yerine Semih’i oyuna aldı.
Oyunun sonlarına doğru yorulan Fenerbahçe, gençleşmiş Galatasaray’a ikinci yarıdaki ilk pozisyonlarını verdi ama tecrübesiz futbolcuların gol atmayı başaramamaları neticesinde maç başladığı gibi bitti.0-0
Maç bittiğinde Galatasaraylılar çok muyluydu. 10 sene sonra ilk defa Fenerbahçe stadından maglubiyet dışında bir sonuçla çıkıyorlardı. Fenerbahçeliler ise biraz şaşkın ve ne olduğunu tam anlayamaz haldeydiler.
Fenerbahçe’de Aykut Kocaman’ın oyuna müdahalelerde geciktiğini düşünüyorum. Özellikle Alex ve Stoch’un döküldüğünü çıplak gözle maçı izleyen herkes farkedebilirdi. Neticede Avrupa’dan elenmiş, Beşiktaş’dan sonra Galatasaray’ı da yenemeyen (sonuçtan öte seyirciyi mutlu edecek mücadeleci oyun sergilemeyen) Fenerbahçe, önümüzdeki hafta Bursa deplasmanında alınacak muhtemel bir mağlubiyetle çok sıkıntılı bir sürece girebilir.